İZMİR’DE 507 MİLLETVEKİLİ ADAYI YARIŞACAK

Seçimlere 50 gün kaldı ancak bazı istisnalar haricinde İzmir adaylarımız esnaf ve halk ziyaretlerine henüz  başlamamış.

Bu seçim diğer seçimlerden daha heyecanlı geçecek.

Tüm partilerin ilk 5’ten sonraki adaylarını ister istemez bir karamsarlık kaplıyor. Bu karamsarlığın neticesinde de çalışmalarındaki isteksizliği vatandaş rahatça gözlemleyebiliyor. Aday sıralamasında üzerine en fazla yük düşen adaylar şüphesiz seçilme potansiyelleri en belirsiz adaylardır. Örneğin bir önceki seçimde 5 milletvekilinden 2’sini garanti şekilde alan bir partide, bu seçimde 3. Sırada gösterilen adayın canla başla çalışması gerekiyor. Ancak diğer adaylar nasıl olsa kazanacağım veya kazanamayacağım edasıyla hareket ederse hem arkadaşlarına hem de partisine ihanet etmiş olur.

YSK’nın açıkladığı listeye göre İzmir’de 1.Bölge 19 partiden 247 milletvekili yarışırken 8 de bağımsız aday yarışacak.

2.bölgede ise yine 19 partiden 247 aday yarışacakken 5 de bağımsız aday yarışacak. Toplam 2 bölgenin milletvekili aday sayısı 507 kişiden oluşuyor. Bu adaylar sadece 26 koltuk için yarışacak.

Aday olamayanlar ne kadar sosyal paylaşım sitelerinden destek mesajları yazsa da kendince partiye kızgın olabiliyorlar. Kimileri ise  4 dönemdir aday adayı olurken bu hayali bir türlü gerçekleşmeyip hayal kırıklığına uğruyor ama parti sevdasından vazgeçmiyor. ‘’Partimin kararıdır, diğer adaylar için çalışacağımdan kimsenin şüphesi olmasın’’ diyerek partilerine bağlılıklarını ifade ediyor. Her seçim döneminin öncesiyle sonrasıyla, sevineniyle üzüleniyle, kazananıyla kaybedeniyle ortak olarak şu sonuca varacağımızdan hiç şüphem yok :‘’ Siyaset zor zanaat’’

 

Geçenki yazımda Partiler STK’ları es geçti diye yazı yazmıştım ve yine söylüyorum. STK(Sivil Toplum Kuruluşları)’ları  dikkate almadınız. Yaptığınız ön seçimlerde veya temayüllerde dernekler belki oy kullanmadı ancak asıl seçimde dernekler ve temsil ettiği bireyler sandık başında olacaklardır. Seçimler için son virajı dönerken adayların bir an önce gidip bu derneklerin gönlünü almalarını şiddetle tavsiye ediyorum. Esen kalın…