BİR ORTAÇAĞ MASALI: BRUGGE

Sevgili Okurlarım,

Başta sizlerin olmak üzere tüm Müslüman âleminin Ramazan Bayramını en içten duygularımla kutluyorum. Bayramlar hem manevi olarak huzura erdiğimiz hem de yoğun çalışma temposu içerisinde dinlenme fırsatı edindiğimiz günler olarak hafızlarımızda tatlı bir yer kaplar. Bugün de her bayramda olduğu gibi sizlere harika bir tatil önerisinde bulunacağım. UNESCO Dünya Mirası listesine alınan yerleri görmek kendi seyahat rotamı oluştururken belirlediğim bir ölçüt olduğu için yine size UNESCO Dünya Mirası bir yer önereceğim. Efsane wafflelar yiyeceğiniz, dondurmasının tadı damağınızda kalacak ve ihtişamıyla gözlerinizi kamaştıracak bir yer burası. Rüya şehir… Masalsı ve gerçekdışı olduğu kadar gerçek ve yaşanılası… Tarihin durduğuna inandıran Ortaçağ’dan kalma mimarisi, el emeği göz nuru dantelleri, hiçbir yerde tadamayacağınız hem göze hem de damağa hitap eden leziz çikolataları ve dahası…

Brugge… Belçika’nın kuzeyinde yer alan ve Avrupa içerisinde gezip gördüğüm onlarca ülkenin onlarca şehri arasında unutamadığım yegâne yer. Venedik’i hatırlatan kanalları ama bir o kadar da Venedik’ten uzak ambiyansı ile bambaşka. Bu şehirde tarihi evler arasında kanallar boyu yürümeli, tarihi köprülerin üzerinden geçip kendinizi masalsı şehre teslim etmelisiniz.

Milano seyahati sırasında uzun zamandır görmediğim can akrabalarımın yaşadığı Belçika’ya gitme fikri gelmişti bir anda aklımıza. Ve hiç düşünmeden alıp biletimizi sabahın erken saatlerinde Belçika’ya indik. O günü unutacağımızı hiç sanmıyorum çünkü günlerdir Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde gezerken sıcacık bir çaya, bol domatesli bir menemene nasıl da hasret kaldığımızı Belçika’ya vardığımızda bizi sıcaklığı ile karşılayan ağabeyimiz İsmail AYDINLI’nın kahvaltıya götürmesiyle fark ettik. Hele o yengemizin yaptığı yemekler ve efsane su böreği. Aklıma geldikçe ağzım sulanır. Meliha AYDINLI ablamızla Brugge gezisi hem gözlerimize hem de şehri tanırken belleğimize hitap ettiği için inanılmaz zevkli ve güzeldi. Avrupa seyahatlerim arasında birinci sıraya yerleştirdiğim Brugge-Belçika gezisi şehrin güzelliğinin yanında akrabalarımı görmenin mutluluğu ile adeta ikiye katlanmıştı. Anladım ki dünyanın neresinde olursanız olun Erzurumlu iseniz yalnız değilsiniz.

Muhteşem gezi için bir kez daha AYDINLI ailesine teşekkür ediyorum. Ve sevgili okurlarımız şunu kesinlikle ve kesinlikle söyleyebilirim ki herkes bir gün mutlaka Brugge gezisi yapmalı. Bayram tatillerini fırsat bilenler, yıllık iznini ayarlayıp yurtdışına çıkmayı düşünenler, bir haftasonu kaçamağı yapayım diyenler eğer gitmediyseniz hiç durmayın derim ben. Seyahat için ilk aklınıza gelen rota Belçika olsun.

Sevgiler, mutluluklar, iyi bayramlar…