Arazi sanatı 1960 larda ortaya çıkmıştır.Avant-garde sanat akımıdır aslen.Non-art ve anti-form akımları icinde yer almaktadır çünkü hiçbir sanat akımı ve tabiri ile açıklanamaz.
Sonu “izm” ile biten bir sınırlama ile sınırlandırılamaz.
Doğaya insan eli ile iz birakma olarak ifade edilebilir ve sanatçının kendi bilinç dünyası ile gördüğü doğa parçasını görmek istediği dokunuşu yapmasıdır.
Beşer ölümlüdür,eşyalar ve doğada; yani her canlı ölümü tadacaktır düsturu ile sanatçının doğaya karşılıksız eserini hediye etmesidir ve sanatının doğa ile beraber ölümlü olmasıdır…
Sanat terapisti olarak arazi sanatı,eko art,müzede terapi,yürüme terapisi,orman terapisi,psiko drama,ritim terapisi ve Selçuklu Dönemi terapi yöntemlerini uygulamayı sevmekteyim.Bilinç dışı veya bilinçli bakış açımı doğayla ve bazen de doğadaki ürünlerle doğaya armağan etmeyi seviyorum.
Ürgüpte kendi alanımızda yaptığım bu enstalasyon ile aslında dogaya bıraktığım seramik kuşlarla,doğaya karışmalarını,rüzgar,güneş,yağmur,kar ile doğanın bir parçası olmasını istedim,özgürlüğün hangi koşulda olursa olsun kişinin beyninin kendi sınırları kadar olduğunu göstermek istedim.
Organik bahçemde ektiğim domates fidelerimi ise seramik meleklerle,doğanın verdiği ürünleri bir canlı olarak korumamız gerektiğini düşündüğüm ve şükür mahiyetinde mavi seramik meleklerle korumak istedim.Mavi renk güven,akıl,inancı temsil etmektedir.
Sanatın iyileştirici gücü ile uyguladığım sanat terapisi ekolü 3.dalga terapi yöntemidir ve eko art terapi ise doğanın da şifasını katmaktadir.Arazi sanatı ile de kendi iç dünyamı doğaya armağan ederek aslen teşekkür ve şükrümü sunuyorum.
Sanat ve doğanın şifası önce kendime iyi gelmektedir,sonra bakan gözlere veya değer verenlere
SİİRT/Cemil Köyü; Tillo Zanaat
SİİRT/Cemil Köyü; Tillo Zanaat
Saygılarımla
YORUMLAR