Yumrugiller deyince, bütün giller ekli kelimelerde olduğu gibi, Uğurlugilleri hatırlatıyor bana Eskiden radyoda yayınlanan bir proğramdı. Şükran Güngör, Yıldız Kenter ve onların tiyatro kadrosunun oynadıģı mini bir radyoda tiyatro oyunuydu. Uğurlugiller; İyı insan olabilmenin kriterlerini dinleyicilere oyun halinde sunan bir programdı. Bahsetmeden duramadım, dursaydım vefasız hissedecektim kendimi; onlar hayata birçok güzellik katan insanlardandı. Allah rahmet eylesin bu değerli insanlara.
Yumru sebzeler kış sebzeridir. Havuç, kereviz, yer elması, patates, soğan, sarımsak ve turp ailesi gibi . Nede olsa kış işte; hava soğuk, toprak daha sıcak ! Sebzeler sıcak olan yerde yetiştiğine göre, kış sebzeleri de daha ziyade toprak altında yetişmeliydi. Allah, toprak altı sebzeleri kış için yaratmış diyor insan. Bu yüzden onlara daha uzun raf ömrü ve besin ögesi vermiş ki mağduriyet yaşamayalım. Toprak üstü sebzelere göre, bir çoğu daha çok kalori içerir. Besleyicidirler. Tarımın zor yapıldığı yerlerde de yetişirler.. TRT belgeselde seyretmiştim; rakımı çok yüksek (2000 metrenin üstündeki ) yerlerde, tarım yapmak çok zor. Yetişen ürün çeşiti de çok sınırlı oluyor. Yüksek rakımlı dağlık arazide, dik yokuşlara merdiven şeklinde teraslar yaparak, patates yetiştirmiş İnkalar. Böylelikle açlıktan kurtulmuşlar. Patates geçmişte, C vitamini eksikliğinde görülen skorbit hastalığını önlemiş. Bu nedenle denizciler, uzun yolculuklarında patates stoklamışlar. Üstelik patates sebze olduğu halde, kalori açısından, tahıllarla yarışır ve yarışı kaybetmez o. Muzla potasyum içeriği ile yarışıp ipi göğüsler.Yer elması da patates gibi besleyicidir. Onda da potasyum çoktur. Potasyum yüksek tansiyonu dengelemede önemlidir Üstelik onda önemli ölçüde demir de var. Böylece kansızlığı önlemede rol alabilen ender sebzelerden. İçeriğindeki inülin ile prebiyotik bir gıda, tıpkı soğan gibi. Bağırsaktaki faydalı mikroorganizmaları çoğaltıyorlar. Böylece bağışıklığımız yükseliyor. Son zamanlarda bağırsaklar için ikinci beyin deniyor. Artık bu ikinci beyinin neler neler yaptığını Allah biliyor. Yer elmasında bulunan fitosteroller bir miktar östrojenik etki gösterdikleri gibi, kan kolesterol miktarını da aşağı çekip, insülin direncini azalırlar.
Göze benzeyen, göz dostu havuç, aynı dostane tavrı karaciğerden de esirgemediği gibi sindirim sistemini de ihmal etmemiş… Dostluk onun logosu olmuş. Hem kabızlıkta hem ishalde yenebilen bir sebze. Beta karoten fıçısı. Beta karoten artık biliyorsunuz A vitamini demek. A vitamin demek de sağlıklı göz, sağlıklı cilt, sağlıklı sindirim sistemi, sağlıklı damar demek. Son derece mülayim bir sebzedir kendileri . Her türlü sindirim sistemi rahatsızlığında güvenilebiliriz ona, rahatsız etmez.
Soğan ve sarımsak, tek başına yendiği gibi, birçok yemekte yer almasıyla ne kadar önemli olduklarını kanıtlarlar. Onlar, ben çooook önemliyim diye bas bas bağırır. Kükürt içermeleriyle, vücudumuz tarfından sentezlenen antioksidan maddenin bileşimine girer. Allah, her bitkiyi, koruma kalkanı antioksidanlarla bezerde, insanı es geçer mi? Geçmez elbette. Bizim vucudumuzda gulutatyon yapar. Glutatyon vücudumuzun elektrik süpürgesidir, her türlü tozun,kirin, pasın zerresini bırakmadan temizler. Soğan astıma iyi gelir, damarları temizler, bağışıklığı artırır. Bir dilim soğanı, teflon tavada, altını üstünü pişirip, kıl dönmesinin üstüne sararsanız, yirmidört bilemedin kırksekiz saat sonra, iltihabı akıtıp, iyileştirir fakat bu uygulamayı doktorunuza sorduktan, izin aldıktan sonra yapmalısınız. Ne derece maddi sıkıntı çektiğimizi ifade etmek için, soğan ekmek yedim deriz, fakat fakirliği betimlemenin ötesinde, bu söz, başka bir şeyi daha işaret eder. Sadece soğan ve ekmekle, vücut bitap düşmeden, bir süre idare edilebilir demek ister.. Elbette eski devirdeki ekmekler kastediliyor. Yani nine buğdayı ekmeği. Ekşi mayalı, tam buğday unu kullanılarak yapılanı. Soğansa yeşil soğan olmalı ki, C vitamini ve demir ihtiyacı da karşılansın.
Kereviz karaciğer yağlanmasına faydalı bir bitki. İçerdiği apigenin antioksidanıyla bir çok faydası var. Kan şekerine, kalbe olumlu etkide bulunurken, damar sağlığını da korur. Ödem atıcı özelligi ile böbreklere iyi gelir.Bence en önemliside antienflamatuar etkisidir. Tıpkı zeytinyağı gibi.İltihap önleyiciliği ile, faydasını olmadığı yer yok demek mümkün hale geliyor. Turp ailesini, “turp gibiyim”sözüyle, Türk milleti anlatmış zaten. Öksürük için, içini oyup, oyuğuna bal koyarak, elde edilen süzüntü suyu ile, şifa aranmış, ve bulunmuş da. Tadında ki keskinlik faydalarını ifşa ediyor. O da glutatyonu artırıyor.
Daha fazla YUMRUGİLLER tüketmeliyiz. Özellikle yer elması neredeyse tamamen unutuldu unutulacak. Pazarda bile ancak üç beş kişi satıyor, Ben hem salatalara rendeleyerek ilave edilmesini, hemde zeytin yağlı, bol soğanlı yemeğini, tavsiye ediyorum. İnanıyorum ve biliyorum ki, YUMRUGİLLER vücudumuzda UĞURLUGİLLERE dönüşüyor.
Kışın kış sebzelerini, yazın yaz sebzelerini doya doya yiyelim. Böyle yaparsak, ne fasülyeyi ne bamyayı dondurucuya koymaya gerek kalmaz. Allah, her mevsimde, gözümüzü ve bedenimizi doyurup, besleyecek çeşitlilikte nimetler bahşetmiş bizlere. Zeytinyağlı kereviz ve yerelması yemeklerinin tarifi instagram sayfamda bulunuyor. instagram adersim erbay.guner
Sevgilerimle.
Dyt. Güner Erbay
YORUMLAR